Ana içeriğe atla

             


Elektronik PUF

Elektronik puflar, nargileler hayatımıza ateşli sigara denilen normal sigarayı bırakma amaçlı girdi. En azından bize söylenen buydu. Anlatılan hikâyede, Çinli bir doktor bir gün oturmuş düşünmüş ve demiş ki kendince: "Ben insanlığa nasıl faydalı olabilecek bir şeyler yapabilirim?" diye düşünmüş. İnsanlığın kabusu olan sigaradan nasıl olur da insanları vazgeçirebilirim diye düşünmüş, düşünmüş ve sonunda bir takım kimyasalları, üzerine sarılı tel olan bir parça pamuk ile ısıtarak buharlaştırmayı ve bu buharı çeşitli nozullar vasıtasıyla ağızdan ciğere çekmek suretiyle sigara gibi buhar çekmeyi sağlamayı bulmuş.

Peki bunun için telin ısınması ve pamuğu ısıtması gerekiyor, değil mi? O da basit: Belli bir ohm değeri olan bir rezistans teline belli bir akım vererek bunu sağlayabilirdi. Helal olsun, yapmış da! Ve bunu adına pod ya da kit demiş adam. Önceden bu tip mekanik kitler vardı ve sistemi gayet basitti: Bir pil vasıtasıyla ısınan tel, arasından geçen pamuğu ısıtıyor; pamuk ise üstünde duran ısıya dayanıklı materyalden üretilen hazneyi ısıtıyor; haznenin içindeki madde buhar oluşturuyor ve bir nozul sayesinde insanlar o buharı içine çekerek rahatlıyordu.

Rahatlıyordu çünkü kimyasal olarak düşük değerlerde olduğu iddia edilen sıvılaştırılmış nikotin vardı. Gün geçtikçe bu sistem gelişti, gelişmekte zorundaydı. Çünkü mekanik podlar ya da kitler, artık gün gün insanların elinde patlamaya başladı. Patlama kelimesini mecazen kullanmadım; bildiğiniz patlıyordu. Bu kitlerin insanların elinde patlamasının sebebi, rezistans teli 18650 diye tabir edilen pilleri zorluyor ve uzun süreli kısa devre durumunda pilin ısınarak patlamasına neden oluyordu.

Geliştiriciler sonraki yıllarda elektronik modları geliştirdiler. Bu daha güvenliydi. Elektronik modlar, pil belli bir ısı seviyesine ulaştığında kendini kapatıyordu. Üstelik kullanıcı sistemi çalıştırmak için güç tuşuna belli bir süre basabiliyor, sonrasında güç kendini kilitliyor ve basılmıyordu. Böylece pilin yüksek akım altında kısa devre olmasının önüne geçilmiş oldu. Artık elektronik sigaralarda pil patlamaları sadece kalitesiz piller kullanıldığında yaşanıyordu.

Bu elektronik sigara furyası bir zamanlar çok popülerdi. Pilinden cama, ısıtıcısından likitine kadar her biri gayri resmi yollardan ülkeye sokuluyordu, çünkü yasaktı. Yasak olmasının sebebi de en az sigara kadar tehlikeli olarak görülmesiydi. Buna rağmen elektronik sigara ile ilgili yüksek kazanç elde eden bir takım furyalar alternatif yollar bulmaya başladı.


Elektronik Sigaranın İçeriği

Elektronik sigaranın ateşleme sistemini harekete geçiren materyaller kadar, içeriği de oldukça korkutucu.

Elektronik sigaranın içerisinde bulunan kimyasallar, aromalar, tatlandırıcılar, pamuk, tel, ısı derken birçok zararı ortaya çıkmaya başladı. En son Amerika'da bir elektronik sigara kullanıcısında akciğer sönmesi tespit edildi ve bunun sorumlusu olarak e-sigara gösterildi.

Elektronik sigara kullanıcılarının ve ticaretini yapanların en büyük savunması:

"Elektronik sigarada, normal sigara gibi yanma olmuyor; dolayısıyla duman da olmuyor. İnsanlar sadece içine buhar çekiyor; buharın hiç bir zararı olması mümkün değil çünkü su buharı."

Ama hesaba katmadığımız bir şey var: Su buharı saf sudur; e-sigaradaki buhar ise kimyasal madde buharıdır. İşte karşınızda koskoca bir sorun! Üstelik bu buhar yapışkan bir buhardır.

Ben şahsen elektronik sigarayı 6-7 yıl kullandım, tabii belli aralıklarla. Elektronik sigarayı ilk kullandığım dönemlerde hazır kit kullanırdım. Satıcısından coil alır, hazır likit kullanırdım. Sonra coili kendim sarmaya, likiti kendim yapmaya başladım. Bir süre sonra hem e-sigara malzemeleri pahalı gelmeye başladı hem de coil sarmak ve likit yapmak zor gelmeye başladı ve bıraktım. Şunu açık yüreklilikle söyleyebilirim: İyi ki de bırakmışım. En güzeli sigarasız bir hayat! Mis gibi! En güzeli dumansız bir hayat! Sigarasız ve pufsuz bir hayat.


Elektronik Sigaranın Keyfi ve Bağımlılık

Elektronik sigara inanılmaz keyif veriyor; aroması, tadı derken bir de ayarı tutturdunuz mu bağımlısı oluyorsunuz. Tabi keyif vermesi bir yana, bağımlısı olmak kesinlikle iyi bir şey değil. Elektronik sigarada "kafası" denen bir şey vardı bir zamanlar: Her şey tozpembe ve hiçbir şey umrunda değil kafası. Evet, aynen uyuşturucu bağımlılığı gibi.

Elektronik sigarada dur durak yok maalesef. Hele bir de sigara için tarzında bir cihaz kullanıyorsanız, o cihaz sürekli elinizde; yer, zaman ve mekan fark etmeksizin. İlk çıktığı zamanlarda kapalı alanlarda serbestti ve o zaman sadece DL denilen, nargile tipi ciğere çekilen modeller vardı. Kapalı alanlarda serbest olunca işgüzarın biri bir tur çektiğinde göz gözü görmezdi.

Elektronik sigaranın zararları gün yüzüne çıkmaya başladıkça önce kapalı mekanlarda yasaklandı, sonra toptan yasaklandı. Şu an gizli gizli el altından ticareti yapılabiliyor olabilir ama yasal değil. Elektronik sigara ticareti yapan bazı web siteleri sürekli domain name değiştirip hizmete devam ediyor, ama yinelemem gerekir ki yasal değil. Kesinlikle ve kesinlikle en az sigara kadar zararlı olduğunu düşünüyorum; açık söyleyeyim.


Duman Değil, Buhar

Kimyasal buhar! Kimyasal bileşenlerin ısı ile açığa çıkan tepkimelerinin buharı, yani aynen zararlı. En azından ben böyle düşünüyorum.

O buharın çıkmasını sağlamak için tel ve pamuğa nasıl bir güç uygulanıyorsa, pamuk telin içinde kapkara oluyor, kömürleşiyor adeta ve kullanıcı uzun zaman bunu fark etmeden sigarayı içmeye devam ediyor. Dolayısıyla pamuk üzerindeki kömürleşmiş katmanda, duman olmayan buhar yolu ile yine ciğerlere çekiliyor.

Elektronik sigara ile ilgili yaşadığım deneyimlerden yola çıkarak bu yazıyı derlemeye çalıştım. Dediğim gibi bunlar benim kanaatim, benim fikrim. Aksini iddia edenler yorumlarda buluşalım.

Herkese keyifli zamanlar dilerim, sağlıkla kalın, bol dumansız hayatlar dilerim.

                                       www.turkteknikservis.com 





Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

“Kaliteli ve Ucuz” Şehir Efsanesi! Bir ürünün ya da bir hizmetin hem ucuz hem de kaliteli olmasını sizin aklınız alıyor mu? İster ürün olsun ister hizmet, eğer değerinden daha ucuzsa bu işte bir iş var demektir. Ben şahsen bilinçli bir tüketici olarak, ucuz gördüğüm ürünün fiyatını özellikle “neden ucuz?” diye sorguluyorum. Maalesef tersine bir algı, tersine bir mantık hâkim. İnsanlar “neden pahalı?” diye sorgularken, ben ve benim gibi düşünenler “neden ucuz?” diye soruyoruz. Çünkü bakın, neden pahalı sorusunun cevabı bellidir ama neden ucuz sorusunun cevabını ancak size o ürünü ya da hizmeti ucuz fiyata sunan kişi veya firma verebilir. Neden pahalı? Piyasa koşulları, döviz endeksi, malın az bulunuyor olması, satan kişinin çok kâr etme amacı olması… Bu liste uzar gider. Neden ucuz? Bakın, bu sorunun net bir cevabı yok! “Kampanya yaptık, indirim yaptık, sürümden kazanıyoruz…” gibi ucu açık, sorgulanmaya müsait açıklamalar gelir. Bazen de şöyle bir durum gelişir: Ürün veya ...
                                          Hepimiz Biraz Ustayızdır !  Yaptığımız iş ve mesleğiniz her ne olursa olsun, her birimizin içinde mutlaka ama mutlaka biraz ustalık vardır. Ancak bu ustalık sadece içimizdedir ve asla dışarı yansıtamayız. Evde bir şeyler bozulduğunda genellikle şöyle deriz: "Ya, onda ne var, iki dakikada hallederim." Fakat işin sonunda genellikle öyle olmaz. Yapılması gereken işi küçümsemek, basite almak, kolay gibi görmek aslında "Ustaya o kadar para verilmez, ben hallederim, param cebimde kalır" demenin bir yoludur sadece. Küçük sorunlar, bilir bilmez yapılan müdahalelerle çok daha büyük hale gelebilir. Örneğin basit bir musluk contası değiştirirken dahi musluğu, hatta musluğun üstünde durduğu lavaboyu kırabilirsiniz. Bu bir kazadır, ama bilinçli yapılan aptallıktır. Kısacası, herkes kendi iyi bildiği işi yapsa ve bilmediği işi yapabilen birine bırakıv...
  En cok karşılaşılan Bilgisayar  arızaları ve  arıza çözümleri Bu yazımızda en sık karşılaştığınız bilgisayar sorunlarını, bu sorunların pratik çözümlerini ve bilgisayarınızı daha verimli kullanmanın yöntemlerini derliyoruz Bilgisayarım Hiç Çalışmıyor Bilgisayar kullanıcılarının en çok başına gelen sorunlardan biri, bilgisayarın hiç çalışmamasıdır. Bu tip bir sorunda bilgisayarınızın elektrik bağlantısı olduğu prizden itibaren gerekli kontroller yapılmalıdır. Bilgisayarım hiç çalışmıyor arızasında, laptop ve masaüstü bilgisayarlarda hemen hemen aynı kontroller yapılır. Bilgisayarım hiç açılmıyor, hiç çalışmıyor diyorsanız sırasıyla şu kontrolleri yapmalısınız: Bilgisayarınızın bağlı olduğu prizde elektrik var mı, yok mu? Bilgisayarınızın power tuşuna bastığınızda bilgisayarınızda herhangi bir ışık yanıyor mu? Şayet bu kontrollerde bilgisayarınızda herhangi bir ışık yok ise ve siz bilgisayarınızın bağlı olduğu prizden eminseniz: Laptop kullanıyorsanız bilgisayarınızın ada...